VASİ
VASİ
Geniş
olan
Ey iman edenler, içinizden kim dininden geri döner (irtidat eder)se,
Allah (yerine) Kendisi'nin onları sevdiği, onların da Kendisi'ni sevdiği
müminlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı ise 'güçlü ve onurlu,' Allah
yolunda cehd eden (çaba harcayan) ve kınayıcının kınamasından korkmayan bir
topluluk getirir. Bu, Allah'ın bir fazlıdır, onu dilediğine verir. Allah
(rahmetiyle) geniş olandır, bilendir. (Maide Suresi, 54)
Allah'ın genişliği tüm evreni kuşatmıştır. Yokluktan varlığı yaratan
Allah mekana bağımlı değildir, tüm mekanların üstündedir. Çünkü mekanı da
yaratan Allah'tır. Birçok toplumda Allah'ın göklerde olduğu zannı yaygındır.
Allah'a dua ettiklerinde insanlar, yüzlerini göğe çevirerek batıl bir tutum
içine girerler. Gerçekte ise; "Doğu da
Allah'ındır, batı da. Her nereye dönerseniz Allah'ın yüzü (kıblesi)
orasıdır. Şüphesiz ki Allah, kuşatandır, bilendir." (Bakara Suresi,
115)
Oysa Allah, Kuran'da 'göklerin ve yerin Rabbi' olduğunu bizlere
bildirir. Bütün genişliğe sahip olanın da Kendisi olduğunu söyler. Allah her
yere istiva etmiştir. Allah'ın mülkü geniştir. Nimetleri tükenmez, rahmetinin
sınırı yoktur, bağışlaması da çok geniş olandır. Kullarının tüm ihtiyaçlarını
onlar hiçbir şey yapmadan karşılayan Allah'ın rahmeti ve merhameti sonsuzdur.
'Vasi' sıfatı özellikle müminler üzerinde çok yoğun olarak tecelli eder.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi Allah'ın rahmeti ve merhameti son derece
geniştir. İnanan kullarını rahmetiyle sarıp kuşatmıştır ve dünyada onları tüm
düşmanlardan korur. Örneğin insanlardan bazıları dine zarar verebilmek kastıyla
müminlere gelecek nimetleri engellemeye, onlara zorluk çıkarmaya çalışırlar.
Veya münafıklar, "... Allah'ın Resûlü yanında bulunanlara hiçbir infak
(harcama)da bulunmayın, sonunda dağılıp gitsinler..." (Münafikun
Suresi, 7) diyerek sözde inananlara zarar verebileceklerini zannederler. Oysaki
münafıkların göz ardı ettikleri bir gerçek vardır: Allah, dilediği kulunu geniş
rahmet hazinesinden zengin kılar. Çünkü göklerin ve yerin hazineleri O'nundur.
Allah'ın geniş rahmet sahibi olduğu bir ayette şöyle bildirilir:
"Ve sizin dininize
uyanlardan başkasına inanıp güvenmeyin." De ki: "Şüphesiz doğru yol
Allah'ın dosdoğru yoludur. Size verilenin bir benzeri birine (İslam
peygamberine) veriliyor ya da Rabbiniz'in Katında onlar (Müslümanlar) size
karşı deliller getiriyorlar, diye mi (bu telaşınız?) De ki: "Şüphesiz
'lütuf ve ihsan (fazl)' Allah'ın
elindedir, onu dilediğine verir. Allah (rahmeti) geniş olandır, bilendir."
(Al-i İmran Suresi, 73)
Göklerde ve yerde olanlar
Allah'ındır; öyle ki, kötülükte bulunanları, yaptıkları dolayısıyla
cezalandırır, güzel davranışta bulunanları da daha güzeliyle ödüllendirir.
Ki onlar, ufak tefek günahlar dışında, günahın büyük olanından ve çirkin utanmazlıklardan kaçınırlar. Şüphesiz senin Rabbin, mağfireti geniş olandır. O, sizi daha iyi bilendir; hem sizi topraktan inşa ettiği (yarattığı) ve siz daha annelerinizin karnında cenin halinde bulunduğunuz zaman da. Öyleyse kendinizi temize çıkarıp-durmayın. O, sakınanı daha iyi bilendir. (Necm Suresi, 31-32)
Yorumlar
Yorum Gönder