MUKTEDİR
MUKTEDİR
Kuvvet
ve kudret sahiplerinin üzerinde olan
Onlara, dünya hayatının örneğini ver; gökten indirdiğimiz suya benzer,
onunla yeryüzünün bitkileri birbirine karıştı, böylece rüzgarların savurduğu
çalı-çırpı oluverdi. Allah, herşeyin üzerinde güç yetirendir. (Kehf
Suresi, 45)
Allah tarihte kimi insanları kudret sahibi kılmış; onlara hem benzerine
az rastlanır bir mülk vermiş, hem de makam sahibi yapmıştır. Yaşadıkları kavmin
başına geçirmiş, tüm insanların ve toprakların yönetimini kendilerine
vermiştir. Firavun da bu insanlardan biridir. Ancak Firavun, Allah'a karşı
büyüklenmiş, gerçek kuvvetin ve gücün kendisinde olduğunu zannetmiştir. Öyle ki
bu, kendini ilah ilan etmesine kadar varmıştır. Bu durum bir ayette şöyle haber
verilir:
Firavun dedi ki: "Ey önde
gelenler, sizin için Benden başka ilah olduğunu bilmiyorum... (Kasas Suresi,
38)
Firavun, kendi kavmi içinde
bağırdı; dedi ki: "Ey kavmim, Mısır'ın mülkü ve şu altımda akmakta olan
nehirler benim değil mi?.. (Zuhruf Suresi, 51)
Bunun üzerine tüm gücün tek sahibi olan Allah, Firavun ve ordusunu suda
boğarak onlardan büyük bir intikam almıştır:
O ve askerleri, yeryüzünde haksız
yere büyüklendiler ve gerçekten Bize döndürülmeyeceklerini sandılar. Bunun
üzerine, onu ve askerlerini tutup suya attık. Böylelikle zulmedenlerin nasıl
bir sona uğradıklarına bir bak. (Kasas Suresi, 39-40)
Haman ve Karun da yaptıkları dolayısıyla Firavun'la aynı sonu
paylaşmışlardır. Bu azgın insanlar malları ve orduları dolayısıyla yeryüzünde
büyüklendikçe büyüklenmişler, gerçek gücün ve kudretin kendilerinde olduğunu
zannetmişlerdir. Böylelikle de Allah gerçek gücün kimde olduğunu tüm kavme
göstermiştir.
Karun'u, Firavun'u ve Haman'ı da
(yıkıma uğrattık). Andolsun, Musa onlara apaçık delillerle gelmişti, ancak
yeryüzünde büyüklendiler. Oysa onlar (azabtan kurtulup) geçecek değillerdi.
İşte Biz, onların her birini kendi günahıyla yakalayıverdik. Böylece onlardan
kiminin üstüne taş fırtınası gönderdik, kimini şiddetli bir çığlık sarıverdi,
kimini yerin dibine geçirdik, kimini de suda boğduk. Allah onlara zulmedici
değildi, ancak onlar kendi nefislerine zulmediyorlardı. (Ankebut Suresi, 39-40)
Halbuki kainattaki tüm iktidar ve kudretin yegane sahibi Allah'tır.
Yeryüzünde güç ve yetki sahibi olanlara ellerinde olan malları, bulundukları
makamları ve orduları veren de Kendisi'dir. Her gün Güneş'i doğuran, geceyi ve
gündüzü ardı ardına getiren, uzayda hızla yol alan gezegenleri yörüngelerinde
tutan ve kainattaki sayısız düzeni kusursuzca kontrol altında tutan Allah'ın
gücü ortadadır. İnsan ise elinden malı alındığında, makamından indirildiğinde
hemen tüm gücünü yitirir. Vücudundan direnci çekilip alındığında ise görülmemiş
bir acizlik içinde kalır. Böylelikle Allah kullarına gerçek gücün kimde
olduğunu gösterir. Allah'ın herşeyin üstünde güç sahibi olduğu Kuran'da şöyle
bildirilir:
Onlar Bizim ayetlerimizin tümünü
yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü, kudretli olanın yakalayışıyla
yakalayıverdik. (Kamer Suresi, 42)
Ya da kendilerine va'dettiğimiz şeyi onlara gösteririz ki, Biz gerçekten onların üstünde güç yetirenleriz. (Zuhruf Suresi, 42)
Yorumlar
Yorum Gönder